gaf

Ali okula başlamıştır. Akşam okuldan dönünce, babası sorar:

- Okulda ilk günün nasıl geçti bakalım?

- Sorma baba, daha ilk günden sahtekarlığı öğrettiler. Bizim sınıfın kapısında 1. sınıf yazıyor ama sıraların hepsi tahtadan!...

Oy ver:
loading
4.5(12 oy)

Temel, kafasını ekmek fırınının kapısından içeri uzatıp:

- Uşağum, oradan bir ekmek vermeni rica edeyrum.

Fırıncı da Karadenizlidir:

- Ula parasini verecek misun?

Temel:

- Elbette vereceğum uşağum.

Fırıncı:

- Haçan parasini vereceksen ne diye rica edeyisun?

Oy ver:
loading
4(12 oy)

Zamanının ünlü güftekârlarından Tamburî Osman Nihat Bey çapkınlığı ile pek meşhurmuş. Ankara'da bulunduğu bir gün Kızılay'a doğru yürürken hemen önü sıra çok güzel, endâmlı, alımlı bir bayanın yürüdüğünü fark etmiş. Osman Nihat Bey bayanın yanına yaklaşıp, başlamış kur yapmaya:

- Aman ya Rabbi! Ne güzel endamınız var! Şu belin inceliğine bakın... Ya saçların omuzlara dökülüşü...

Kadın omuzunun üzerinden arkasına şöyle bir bakıp, kafasını çevirmiş... Ve sinirli sinirli yoluna devam etmiş. Fakat Osman Nihat Bey kadının peşini bırakmamış. Dil dökmeye devam etmiş:

Oy ver:
loading
3.5(17 oy)

Bir kadın bir iş görüşmesine gitmiş. Görüşme sırasında insan kaynakları görevlisi sormuş:

- Medeni haliniz nedir?

Kadın anlatmış:

- Dulum. Kocam beş yıl önce vefat etti.

Görevli:

- Çocuğunuz var mı?

Kadın:

- Evet var iki tane. Biri on diğeri iki yaşında.

Oy ver:
loading
3(23 oy)

Genç Temel bir gün baloya gitmiş. Orada kendince yaşça çok büyük güzel bir kadınla görmüş. Yanına gidip sormuş:

- Merhaba cüzel payan. Penimlen tans eder misunuz?

Kadın Temel'e küçümseyerek bakmış:

- Bir çocukla asla dans etmem.

Temel:

- Lutfen benu affedun. Hamile oldiğunizu bimayudum!...

Oy ver:
loading
3.5(7 oy)

Sayfalar