Karadeniz

Temel tüm tanıdığı herkese Almanya'ya gideceğini söyleyerek kandırmış. Sonra da eve gidip gardıroba saklanmış. Karısına da "Beni soran olursa; Temel Almanya'ya gitti dersin" diye tembihlemiş.

Dursun, Temel'in evine gelip Temel'i sormuş. Temel'in karısı, "Temel Almanya'ya gitti." deyince; Dursun kadını dövmeye başlamış. Bunu gören Temel gardıroptan çıkmış. Dursun'un üzerine yürümüş:

- Ula Tursin tua et ki Almanya'tayum. Yoksa seni eşek sutan celinceye katar töverdum!...

Temel bir ayağında siyah, bir ayağında beyaz çorapla dışarı çıkmış. Yolda birisi yanına gelip sormuş:

- Gözlerime inanamıyorum... Bu ne harika bir çorap?

Temel:

-İnanamayacaksınız ama evde bir çift daha var!...

Temel hayatında ilk kez helikoptere binmiş. Zaten soğuk olan hava yükseldikçe daha da soğumuş. Üşüyen Temel Pilot'a seslenmiş:

- Uy uşağum... Şu üstümüzdeki pervaneyi kapat, üşüdüm daa!...

Temel bir akşam Fadime'yi alıp operaya götürmüş. Biraz zaman geçtikten sonra Fadime kendini tutamayıp sormuş:

-Ula Temel ayaktaçi adam niye sopayla kariyi korkutup duriy?

Temel kibarca açıklamış:

- Fadimeciğim o adam orkestranın şefi. Orkestrayı o yönetiyor. Senin anlayacağın kadını korkutmuyor yani.

Ama Fadime bu açıklamadan pek tatmin olmamış:

- Hadi çanim! Haçan adam kariyi korkutmayisa, o zaman niye kari avazi çiktuğu kadar bağıriy?!.

Dursun posta memuru olan arkadaşı Temel'e sormuş:

- Ula Temel on yildur posta memurisun. On yildur her cün onlarca mektup damgalayisun. Ne sıkıcı işin var ula. Sen hiç bıkmayi misun?

Temel:

- Niçin pıkayum da? Her cün tarih teğişiyor!...