Nasreddin Hoca

Hoca'nın iki karısı varmış. Bir gün "En çok hangimizi seviyorsun?" diye sormuşlar. Hoca söylemek istememiş. Yeni karısı sormuş:

- İkimiz de göle düşsek, önce hangimizi kurtarırdın?

Hoca eski eşine:

- Sen biraz yüzme biliyordun degil mi?

Oy ver:
loading
4(11 oy)

Bir gün Nasreddin Hoca eve doğru yürüyormuş, bir arkadaşı arkadan seslenmiş:

- Aman hoca gördün mü biraz önce geçen helva kazanı ağzına kadar doluydu.

Hoca istifini bozmadan

- Bana ne? demiş.

Arkadaşı:

- Ama hoca helva kazanı sizin eve gidiyordu, buna ne dersin? demiş.

Hoca yine istifini bozmadan:

- O zaman sana ne? demiş.

Oy ver:
loading
4(14 oy)

Hocanın bir gün subaşıya işi düşer. Adam haraç ve rüşvet yiyen birisidir. Hoca fakir, ne yapsın. Bir çömleğe toprak doldurur ve üstüne bal sıvar. Gitmiş işini görmüş, ilamını almış. Ertesi gün kapısında bir adam bitmiş:

- Hoca demiş, subaşı ilamda bir kusur etmiş. Geri istiyor...

Hoca yutar mı:

- Kusura bakmasın evlat, demiş. Kusur ilamda değil çömlekteydi!...

Oy ver:
loading
3.5(22 oy)

Hoca Nasreddin ölüm döşeğindeymiş. Karısını çağırmış:

- Hanım en güzel elbiselerini giy, iyice kokular sürün, tak takıştır yanıma gel otur.

- Ayol hoca delirdin mi sen. Bu durumdayken ben nasıl süslenirim?

- İyi ya azrail gelince belki beğenip, benim yerime seni götürür!...

Oy ver:
loading
4(36 oy)

Bir gün, Nasreddin Hoca Konya'ya gitmiş. Camide vaaz verirken:

- Ey müslümanlar! demiş. Sizin kentinizin havasıyla bizim Akşehir'in havası birdir.

Vaazı dinleyenlerden biri:

- Nereden biliyorsun Hoca'm? diye sormuş.

Nasrettin hoca:

- Akşehir'de ne kadar yıldız varsa, Konya'da da o kadar var! yanıtını vermiş.

Oy ver:
loading
4.5(13 oy)

Sayfalar