Hikayeler

Hikaye; hayali ya da gerçek olayları konu edinen, okuyanda ya da dinleyende çeşitli duyduları tetikleyen, yazılı veya sözlü kısa anlatımlardır.

Kanuni Sultan Süleyman kızı Mihrimah Sultan gelinlik çağa gelmişti. Sultan Süleyman Mihrimah'ı; genç, zeki, hırslı, geleceği parlak bir devlet adamı olan Rüstem Paşa ile evlendirmek istiyordu. Rüstem Paşa bu sırada Diyarbakır Valisi'ydi.

Rüstem Paşa'nın saraya damat olacağı söylentisi duyulunca, onun hakkında bir sürü dedikodu çıkmıştı. Bu dedikodulardan en dişe dokunuru Rüstem Paşa'da cüzzam hastalığı bulunduğu iddiasıydı. Sultan Süleyman diğer dedikodulara kulak asmadıysa da bu dedikodu onu endişeye sevk etmişti.

Oy ver:
loading
3.5(80 oy)

Bir adamın on iki erkek evladı varmış. Yıllarca çalışmış, didinmiş evlatlarını yetiştirmiş. Evlatlarına iyiyi, doğruyu, güzel ahlakı aşılamaya çalışmış. Ne yazık ki oğlanlar sürekli birbirleriyle didişiyorlarmış. Elbette ki kimseye kalmayan dünya ona da kalmayacakmış. Baba hastalanıp ölüm döşeğine düşmüş. Evlatları, babalarının başından bir an olsun ayrılmıyor; bir ihtiyacı, arzusu olursa yerine getirmek için birbirleriyle yarışıyorlarmış. Ancak birbirleriyle didinmeden de duramıyorlarmış.

Oy ver:
loading
3(132 oy)

Vikipedia 'dan alınmıştır

Yapımcı şirket tarafından belgesel olarak nitelenen film 1989 yılının ocak ayında meydana geldiği iddia edilen bir olayı konu alır. O ay haber ajansları K... ilinin D... köyünde köylülerin hava karardıktan sonra cinî varlıklar gördüklerini ve o günden sonra havanın kararması ile köylülerin korkudan sokaklara çıkamadıklarını haber geçmiştir. Bu haber o dönem gazetelerin küçük bir bölümünde küçük puntolar ile yayımlanmıştır.

Oy ver:
loading
4(24 oy)

Yeni romanına başlamak için kendini okyanus sahillerine atan bir yazar, sabaha karşı kumsalda dans eder gibi hareketler yapan birini görür. Biraz yaklaşınca, gen bir adamın sahile vuran denizyıldızlarını okyanusa attığını fark eder. Genç adama yaklaşır:

- Neden denizyıldızlarını okyanusa atıyorsun?

Oy ver:
loading
4(54 oy)

Ariane, kıyılarında dalgaların kudurduğu, Naksos adasında yaşıyordu... Aşktan nasibini alamamış kederli kız Ariane, sevgilisi Theseus tarafından terkedilmişti. Bu acıyla ağlayıp sızlıyor, Theseus'a beddualar ediyordu.

Bazen kıyıda kumlar üzerine uzanıyor, kumları gözyaşları ile ıslatıyordu. Bazen de denize hakim yüksek bir kayaya çıkıyor ve Theseus'u götüren mavi geminin uzaklarda kayboluşunu tahayyül ederek, ayrılık gününü içi yanarak anıyor ve bağırıyordu:

Oy ver:
loading
4(39 oy)

Sayfalar