Merhaba sevgili okurlar. Saat gecenin üç buçuğu bense henüz Korku Seansı ( The Conjuring) filmini bitirdim. Her ne kadar daha sonra yazarım diye düşünsem de kendime engel olamadım ve bu saatte ufak çaplı bir araştırma yaparak sizlere her zaman olduğu gibi gerçek bir hikaye olan Perron ailesinin başına gelenleri anlatmaya karar verdim. Öncelikle evet bu bir film ve film oldukça etkili bir biçimde açılıyor ve giriş yaptıktan sonra kısaca Ed ve Lorraine Warren çiftini tanıtıp izleyeceğiniz bu film gerçek bir hikayeden alınmıştır yazısıyla birlikte başlıyor.
Bu olay filmde Ed 'inde söylediği üzere 1 Kasım 1971 de gerçekten yaşanmış. Aslında Ed tam o tarihte ses kaydı yapmak için bu çiftin evine gidiyor ve kayıt sırasında bu tarihi söylüyor. İyisi mi ben size her şeyi baştan anlatayım.
Ed ve Lorraine çifti 1960 yılından beri dünyanın en önde gelen paronormal araştırmacılarından bir çifttir. Kendileri itiraf ediyor onlara ' Şeytan Bilimci, Hayalet Avcısı, Paronormal Araştırmacı, Deli, Çatlak ' gibi lakaplar takılmış fakat onlar Ed ve Lorraine çifti olarak anılmak istemişler. Lorraine çok yetenekli bir falcı ve medyum, Ed 'de katolik kilisesi tarafından tanınan ve din adamı olmayan tek şeytan bilimci, demonolog dur. Kendileri binlerce vaka görmüş ve çözmüşlerdir. ' The Amityville Horror, The Haunted, The Haunting In Connecticut, The Conjuring ' filmlerine konu olan meşhur olayların da araştırmalarını yürütmüşlerdir. Ed 2006 yılında hayatını kaybetmiş eşi Lorraine ise hala hayattadır. Ayrıca kendilerinin inceledikleri olaylarla ilgili yazdıkları 6 kitap, inceledikleri olaylarla ve kendileriyle ilgili yazılmış 6 kitapları bulunmaktaymış.
Filmde bir ailenin başından enteresan olaylar geçiyor. Bir oyuncak bebek ki oldukça sevimli gözüken bir bebeğin içine doğa üstü bir güç giriyor ve olanlar oluyor. Bu bebeğin hikayesi de gerçek ve bu ünlü çiftimiz bebeği kendi müzelerinde saklıyorlar. Müze demişken önceleri bu çiftten başka kimsenin giremediği ve sonra halka açık bir müze haline getirdikleri bir salonları var. Bu müzede inceledikleri vakalardan aldıkları lanetli eşyaları muhafaza ediyorlar. Ayrıca eşyalara dokunulması yasak. Bu sevimli bebek kendi kendine yer değiştiriyor ve sürekli haç ( Cross) işareti yapıyor. Hatta ha çiftimiz bu ailenin başında ki belayı def ediyor ve bebeği müzeye getirdiklerinde bir müddet sonra bir ziyaretçi bebeğin bulunduğu camekana vuruyor. Ed onu uyarıyor ziyaretçi gidiyor ve bir müddet sonra bir motor kazasında feci şekilde can veriyor. Filmde bu bebek yerine çok daha ürkütücü bir bebek kullanılmış. Zaten lanetli olduğu için onu kullanmazlardı. Ayrıca filmde Lorraine 'i oynayan Vera Farmiga bu senaryodan çok etkilenmiş. Senaryoyu gündüz evinden uzak yerlerde okumuş ve laptopunu açtığında beş tırnakdan oluşan bir pençe izi görmüş ve adeta aklı çıkmış.
Geleyim filmin konusuna. Zaten filmin başında neler olduğunu yukarıda az çok anlattım. Perron ailesi bütün servetini bu çiftlik evine yatırıyor fakat eve taşındıkları günden itibaren enteresan olaylar olmaya başlıyor. Çift her ne kadar çabalasa da olaylar gittikçe artıyor ve en sonunda Ed ve Lorraine çiftinden yardım istiyorlar. Film hakkında spoiler vermek istemediğim için konusuna çok fazla değinmiyorum fakat Lorraine Warren bizzat filmin çekimlerinde bulunmuş ve onların hayranı olan filminde yönetmenliğini yapan James Wan ile birlikte çalışmış. Bu yüzden olacak ki bence ortaya harika bir film çıkmış. Bende uzun zamandır korku araştırmaları yapan birisiyim. Filmlerin çoğunda gerçek bir hikayeden alınmadır yazısını görür ve sıkılır olduk. Bazı filmler bu yaşanmış hikayeleri harika bir biçimde anlatsa da bazılarını izlerken ya dayanamayıp kapatıyoruz yada bitse de gitsek modu na giriyoruz. Ne yalan söyleyeyim bu filmin fragmanından bile etkilendim ve filmi izlediğimde de kaliteyi bir kez daha gördüm. Evet millet olarak bir insan olarak yaşanmış olaylardan daha çok etkileniyoruz. İzlediğimiz film abartı olsun olmasın birileri bunları gerçekten yaşamış diye düşünebiliyoruz fakat bu film Lorraine 'ın katkısı ile çok başarılı olmuş. He unutmadan filmin içinde bu müzeyi görmek mümkün ama şöyle bir şey var filmde ki müze gerçek değil. Yani film için yapılmış bir şey ama müze sonuçta var ve açık. Diğer filmleri de izlemeyi hatta bu çift hakkında ki kitapları okumayı haklarında çok daha fazla araştırma yapmayı düşünüyorum. Filmi şiddetle tavsiye ediyorum ve uyarıyorum bu tarz olaylardan etkileniyorsanız uzak durunuz.
Not: (Bu çift hakkında daha fazla araştırma yaptığım zaman bu yazı güncellenecektir.)
