Karadedeler Olayı ile ilgili bir önceki yazımda (bkz. Karadedeler Olayı) jandarmanın bu işin içinde olduğunu savunanlar var demiştim. İşte olaya bir de bu açıdan bakalım. http://www.lifeburgaz.com/index.php/luleburgaz/2011/07/karadedeler-olayi/ (tt. 24.04.2012) sayfasında Mustafa isimli bir kullanıcı şöyle bir yorum yapmış.
Mustafa 1989′da bahsedilen köyde insanlar cin gördüklerini zannederek korkuya kapılırlar. fakat işin aslı bölgedeki jandarma karakolunda dönen olaylardır. jandarma komutanı kıdemli yüzbaşı adem s. ve karakoldaki birkaç kişi daha köyde görevlerini kötüye kullanarak yasadışı işler yapmaktadır. üstelik bölgede terör yankısı oluşturmak amacıyla havaya ateş açma, yalandan çatışmalar yapmaktadırlar. amaç ise bölgede olağanüstü hal ilan ettirmek ve hem illegal işlerini rahatça sürdürebilmek için bölgeye daha çok hakim olmak hem de maaşlarını yükseltmektir. aynı zamanda köylüler de akşamları dışarı çıkmasınlar diye kulaktan kulağa “karadedeler” söylentisini yayarlar. genç gazeteci hakan b. ise temelde metafiziksel olaylara inanmayıp işin aslını ortaya çıkarmak için köye gider. fakat köyde haber çabucak yayılarak jandarma karakoluna kadar ulaşır. hakan köyde kaldığı sürece jandarmalar işler basına yansıyıp başları yanmasın diye sessiz kalırlar. hakan da 11 gün boyunca sıradışı hiçbir şey olmayınca ve parası azalınca evine dönmeye karar verir. fakat köylüler arsızdır. o gittikten sonra kesin bir şey olacağını söyleyip dururlar ve hakan’dan kamerasını bırakmasını isterler. hakan köydeki bu cingözlere güvenemediği için kamerayı akıllı gördüğü bir çocuğa bırakıp çocuğun da eline kamerayı başka kimseye vermemesi için biraz para sıkıştırır. çocuk evlerde, köyün arkalarında, arazilerde, ormana giden yolda elinde kamerayla bir şeyler ararken devriye gezen jandarma çocuğu görür. ve önce arkasından yaklaşıp kamerayı almak ister. çocuk kamerayı bırakmayınca görünmemek için kaçarlar. (teaser’daki sahne) daha sonra çocuk bunu köydeki bazı kişilere izlettirmek ister ve lafı geçince 6 kişi merak edip toplanırlar. fakat haberi jandarma da alır. köydeki televizyon bulunan iki-üç evden birinde bu 7 kişiyi bularak olay yayılmasın diye öldürürler. kasetleri de alırlar. fakat köylüler kaseti izlemek için kamerayı ayarlamaya çalışırken kayda almışlardır ve ölümleri bu şekilde “yanlışlıkla” belgelenmiştir. aynı zamanda adem s. çocuğun hakan b.’ye haber verdiğinden de kuşkulanmıştır. bir yandan da çocuğun hakan’a bu kadar kısa sürede ulaşmasına pek ihtimal vermemektedirler. fakat istanbul’daki karakola haber verirse başkaları da uyanabileceğinden sivil biçimde kendileri gidip hakan’ı evinden alırlar. önce amaçları hakan’ı sorgulayıp bir şey bilmediğinden emin olunca da serbest bırakmaktır. ama hakan sorguya alınmasından şüphe ederek olayın üzerine gidince serbest bıraktıktan sonra takip edip tenhada yakalarlar ve ormanın içine götürüp kaçamasın, insan içine çıkamasın diye çırılçıplak soyarak bir ağaca bağlarlar. elbiselerini de ormanın başka bir yerine bırakırlar. soruşturma bir şekilde bağlanır. jandarma karakolundakiler de çok fazla ses çıkmaya başladığı için illegal işleri kesmeye karar verirler. çok geçmeden de dağılmaya karar verirler. adem s. vicdan azabı duymaktadır. bu hislerden dolayı emekliliğini isteyip köyde kimseyle yüzleşmemek için istanbul’a yerleşmeye karar verir. fakat hiçbir zaman vicdan azabından kurtulamaz, sonunda da çareyi kendini öldürmekte bulur. kızı ise ortaya çıkan kasetlerde ne olduğunu merak edip izlediğinde babasının imza attığı bu vahşeti izleyince dayanamaz. daha sonra da maddi sıkıntılardan kaseti gazetecilere satar. –spoiler– filmin özgün senaryosuyla hiçbir ilgisi yoktur. tamamen tahminlerim üzerinedir.
Dikkat : Aşağıda okuyacağınız bilgi film hakkında Spoiler içermektedir ve psikolojik açıdan sizi rahatsız edebilir.
Bu olayın çok ilginç olduğunu vurgulamıştım hala aynı düşüncedeyim. Filme baktığınız zaman kamera kaydını yapan çocuğun ailesini öldürdüğünü sonra da ilginç bir şekilde kendini öldüğünü görüyoruz. Yani bir çocuğum bu kadar ustaca tüfek kullanması ve bu şekilde ölmesi hiç de normal bir durum değil. Jandarmalar hakkında bu kadar söylenti çıktı neden acaba o kışla günümüzde sorgulanmıyor. İlla o dönemdeki olaylara tanıklık eden ve olayın gerçek yüzünü bilen, uzaktan yakından alakalı birisi hatta birileri vardır. Bu gerçekten fazlasıyla karışık bir olay ve bence üstüne gidilmesi, gerekirse dava edilmesi gerekiyor. Hatta bu konuda daha geniş çaplı bir araştırma yapmayı, köy ile irtibata geçmeyi ve bu filmin yapımcılarıyla irtibata geçmeyi planlıyorum. Yeni haberlere ulaştıkça sizlere aktaracağım.